1. Dönüp dönüp klasikleri yeniden okuyun. Bu, popüler kültürün, sanal alemin, güncel bilgi akışının zihninizde yarattığı kirlilikten arınmanıza ve has edebiyatın yolunu bulmanıza yardımcı olur.
2. Roman ve öykünün yanı sıra felsefe ve şiir okuyun. Felsefe anlamda zenginleşmenizi sağlar, Şiirse sözcüklerinize kanat takar.
3. Karakterlerinizi sevmeyin, karakterlerinizin kendisi olun. Kendinizi başkalarının yerine koyun, diğerkâm olun. Daha iyi yazamasanız bile ruhunuz zenginleşir.
4. Yalnızlık için cesaretli olun. Yazmak dünyanın en yalnız sanatıdır. Yazarken size hep eşlik edecektir. Onunla iyi geçinin.
5. Her cümlenizi, bir daha değiştirme hakkınız yokmuş gibi yazın. Olabildiğince ilk seferde en iyiyi bulmaya çalışın. Yapbozlar metni teknik olarak daha iyi hale getirse bile kelimelerin yorulma, metnin ruhunun solma tehlikesi vardır.
6. Çağdaşlarınız arasında kendinize özgün bir yer bulmaya çalışın. Bunun için de alçakgönüllü bir şekilde, kıskanmadan, anlamaya çalışarak çağdaşlarınızı okuyun.
7. Yalnız aklınızla değil, gönlünüzle de yazın.
8. Siz “oldu” dedikten sonra metninizi mutlaka edebiyattan anladığını düşündüğünüz birkaç arkadaşınıza okutun. Herkes çok güzel olmuş diyorsa kendinize daha cesur yeni arkadaşlar edinin.
9. 1946’dan beri (George Orwell) büyük yazarlar yazma konusundaki son tavsiye olarak öncekileri ciddiye almamanızı öğütler. Siz bu tür son maddeleri ciddiye almayın.
edebiyathaber.net (27 Ekim 2014)
