Edebiyatçıların yaşamlarını, yazdıkları mekânları, son zamanlarda okuduğu kitapları bu defa yakınlarının gözünden mercek altına almaya çalıştık. Şair Ayça Erdura’yı, arkadaşı Canan Çelik ile konuştuk.
Yazılarını nerede yazar? Yazarken denk geldiğinizde o an yaşadığınız ilginç bir anınız oldu mu?
Genelde yatağına koyduğu bilgisayar masasında yazar. Bu bana çok ilginç gelmişti. Yazarken konsantrasyonu yüksek olduğu ve yazdığına çok yoğunlaştığı için konuşmak istediğimizde kafasını bile çevirmeden elini kaldırır ve konuşmak istemediğini ifade eder. Bir gün bir şey sormak için yanına geldiğimde aynı şekilde elini kaldırdı, bir 15-20 dakika sessizce bekledim. Yazıyı bitirince dönüp bana baktı ve benim orda olduğumu o anda fark etti üstüne üstlük bir de şaşırdı. Ben de zaten soruyu unutmuştum buna çok gülmüştük.
Arkadaşınızla yazı/ okuma üzerine neler paylaşırsınız?
Birbirimizin ilgi alanlarını önemsememiz yüzünden sevebileceğimiz yazıları ve kitapları paylaşırız. Yönetmen olduğum için Ayça’nın da görselliği ön plana alıp atmosfer yaratarak yazdığı şiirler olduğunu bildiğimden dolayı ona film tavsiye ederim ve tartışırız. Özellikle bağımsız sinema ve festivallerle ilgili bilgileri paylaşırım. Ayça aynı zamanda söz yazarı olduğu için benimle müzik etkinliklerini, festivaller ile ilgili bilgileri paylaşır. Şiirde ritim, hakkında en fazla söyleştiğimiz konu olabilir. Sinema, müzik ve şiir üzerine hararetli konuşmalarımız olur. Bu paylaşımlar yazım sürecimize etki eder.
Yazdıklarıyla ilgili sizden ne tür fikir/ öneri alır?
Yazdığımız şiirleri birbirimizle paylaşırız. Şiir işçiliğinde dize, başlık, izlek hakkında fikirlerimizi söyleriz. Hatta kitap olacak dosya çalışmamızı birbirimizle paylaşır, detaylı yorumlar alırız. Ayça görsel şiir de yazdığı için şiirin şeklini çizdikten sonra ‘ ne görüyorsun, şekil neye benziyor, ters çevirince ne görüyorsun’ ve böyle sorulara cevap vermenizi bekler. En az üç şekil ve/veya okuma seçeneği gördüğünüzü söylemezseniz rahat etmez. Konuşma uzar gider.
Yazı yazarken vazgeçemediği ritüelleri nelerdir?
Yazarken yazdığı yer sessiz olmalıdır. Deftere yazar ve sağ sayfadan başlar sonra sol sayfaya geçer. Genelde yazılarını akşam yazar. Masasındaki suyun içinde nar taneleri olmalıdır. Her gün mutlaka belirli bir sayfa düz yazı ve şiir okur. Her gün beş yeni kelime çalışır. Biz aramızda ona kelime avcısı deriz. Yazma konusunda disiplinlidir. Edebiyat dergilerinde yazıları ve şiirlerini düzenli olarak yayımladığı için, belirli sürede yazı vermesi gerektiğinden planlı çalışır. Tanıdığım en çalışkan insanlardan biridir. Duruşu, çalışkanlığı ve dostluğuyla hepimize destek olur ve ilham verir.
Son olarak, elinde en son gördüğünüz kitapları öğrenebilir miyiz?
Sohrâb Sepehrî hep yanındadır. Düzyazı ve şiir kitaplarını birlikte okuduğu için, en son gördüklerim arasında Haydar Ergülen Yayan Yapıldak, William Faulkner Döşeğimde Ölürken, Ursula K.Le Guin Karanlığın Sol Eli, Hugo Friedrich Modern Şiirin Yapısı, Daniil Harms Bugün Hiçbir Şey Yazmadım.
edebiyathaber.net (28 Nisan 2022)
