Haydi Dergi’nin 11. sayısı yayında

İki aylık edebiyat ve kültür dergisi Haydi Dergi’nin 11. sayısı çevrimiçi olarak okuyucuyla buluştu.

Tanıtım bülteninden:

Her insan kendi sesini duyurmak ister. Var olduğunu ispat edercesine ister. Kimisi kendine özgü yollar bulur, kimisi herkesin gittiği yoldan gidip ona dikte edilen kişi olur. İnsanların başka birçok ihtiyacı da var. Bu ihtiyaçları sadece sesini duyurmaya indirgemek yanlış olabilir. Ama bu ihtiyaç karşılanmadığında, bir insan kendisini ortaya koyamadığında acı çeker. Bu acı zamanla ölümcül olabilir. Belki de biz sesimizi; sessizce, dergi çıkararak duyurmaya çalışıyoruz. Yazı yazıp, resim çizip bir araya toplamak ve insanlarla paylaşmak bazen çocukça geliyor. Küçükken yazı yazıp, resim çizip öğretmenlerimize, annemize, babamıza, arkadaşlarımıza; dünyamızda kim varsa, onlara göstermek gibi dergi çıkarmak da. Tabii ki çocukça kelimesini olumlu anlamda kullanıyorum. Bir şeyin çocukça olması; safça, art niyetsiz, olduğu gibi, içten ve bilmeden anlamlarını getiriyor aklıma. Bunun nesi kötü olabilir ki? Umarım dergimizi takip eden herkes çocukça okur bizi.
Sevgilerle, Cevher Tat

Önsöz

Cevher Tat

Öykü

Cevher Tat-Şehrin ve Evrimin Kuralları

Eren Sülün-Bir Yabancının Gecenin Bir Vakti Bir Kahveye Girişi

Sevda Deniz Karali-Döngü

Aslı Su Uluçay-Neredeyse

Özden Selim Karadana-İki Duble İçince

Haydar Şahin-Kalbi Olmayan Adam

Görkem Çolak-Gerisin Geri

Günsu Özkarar-Bir Adam, Bir Vatoz ve Bir Meme

Özge Öztürk-Büyükbabam Ölüyor